Bakan Yumaklı’dan net mesaj: Tarım, su ve sıfır atık ayrılmaz

Sıfır Atık Vakfı’nın Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Tarım ve Orman Bakanlığı, Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) ve Birleşmiş Milletler İnsan Yerleşimleri Programı (UN-Habitat) işbirliğiyle düzenlediği Uluslararası Sıfır Atık Forumu ikinci gününde devam ediyor.
Birçok ülkenin katılımıyla gerçekleşen forum, 118 uluslararası ortak kuruluş, belediye başkanı, büyükelçi ve BM, BM-Habitat, UNEP ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) gibi uluslararası kuruluşların üst düzey temsilcilerinin yanı sıra dünyanın dört bir yanından liderler, akademisyenler, özel sektör temsilcileri, sivil toplum kuruluşları, aktivistler ve karar vericileri bir araya getirdi.
“Sıfır Atık Hareketi: İnsan, Mekan, Dönüşüm” temasıyla düzenlenen forum kapsamında “Bakanlar Oturumu” düzenlendi.
Bakan İbrahim Yumaklı burada yaptığı konuşmada, sıfır atık yaklaşımının artık sadece bir atık yönetimi politikası olmadığını, bu yaklaşımın kaynakların verimli kullanıldığı, suyun, toprağın ve ormanların korunduğu sürdürülebilir bir yaşam tarzını temsil ettiğini söyledi.
Tarım, su ve çevrenin birbirinden ayrı düşünülemeyeceğini belirten Yumaklı, bu bağlamda “Ulusal Atık Yönetimi Stratejisi ve Planı 2025-2035” kapsamında önemli adımlar attıklarını kaydetti.
Tarım ve Orman Bakanlığı olarak organik atıkları kompost ve biyogaz tesislerinde kullandıklarını belirten Yumaklı, şöyle konuştu: “Arıtılmış suyu tekrar kullanıyoruz. Modern sulama sistemlerini kullanıyoruz. Gıda israfını önlüyoruz. Tarımsal ambalaj atıklarını kaynağında topluyoruz. Bu uygulamalar kaynak verimliliğini artırıyor ve karbon emisyonunu azaltıyor.” söz konusu.
“TÜRKİYE HER YIL MİLYONLARCA FİDAN DİKEREK ORMAN MİRASINI GENİŞLETİYOR”
Bakan İbrahim Yumaklı, ormanların sıfır atık felsefesinin doğal paydaşları olduğunu, orman atıklarını enerji üretiminde kullanarak biyokütle potansiyelini çevreye uyumlu bir şekilde kullandıklarını söyledi.
Türkiye’nin her yıl milyonlarca fidan dikerek orman kaynaklarını artırdığını belirten Yumaklı, şöyle konuştu: “Karbon rezervlerimiz ve biyoçeşitliliğimiz her yıl artıyor. Mera yönetimi, organik tarım ve akıllı tarım uygulamalarıyla toprak karbonunu koruyoruz. Bu adımlar toprak sağlığını güçlendiriyor ve biyolojik çeşitliliğimizi destekliyor.” dedi.
Yumaklı, Türkiye’nin 2053 yılına kadar net sıfır emisyon hedefine ulaşmak için çevreyle birlikte üretimi dönüştürdüğünü vurgulayarak, bu hedefe ulaşmada tarım, ormancılık ve su yönetimi politikalarının kilit rol oynadığını vurguladı.
Suyu nitrat kirliliğinden korumak için yeni bir düzenlemeye imza attıklarını belirten Yumaklı, toplam 4 bin 869 izleme istasyonunda su kalitesini düzenli olarak takip ettiklerini söyledi.
“HASATTAN BAŞLAYARAK ATIK VE GIDA İSRAFLARINI ELE Alıyoruz”
Bakan Yumaklı, Nitrat Eylem Planı kapsamında gübre yönetimi, sulama planlaması ve çevre dostu üretim uygulamalarıyla su kaynaklarını koruduklarını ve tarımsal üretimin sürdürülebilirliğine katkı sağladıklarını söyledi.
Kurak peyzaj uygulamalarını yaygınlaştırmak amacıyla yeni bir düzenlemeye imza attıklarını kaydeden Yumaklı, “Bu kapsamda iklim değişikliğinin etkilerine karşı direnci artıracak kentsel peyzaj alanları oluşturarak peyzajda yüzde 80’e varan oranda daha az su kullanılmasını sağlayacağız.” açıklamayı yaptı.
Gıda israfıyla mücadele konusunda çalışmalarını sürdürdüklerini söyleyen Yumaklı, şöyle konuştu: “Gıda israfı ve hasat atıklarıyla ilgileniyoruz. Bu forumda paylaşılan her deneyim, sadece bugünün değil yarının çevre anlayışını da şekillendirecek. Türkiye, çevre ve iklim mücadelesini sadece ulusal bir hedef olarak değil, bölgesel ve küresel bir sorumluluk olarak görüyor. Tarımın geleceğinin suyun geleceği olduğunu bildiğimiz gibi, suyun geleceği de sıfır atık bilinci ve çevrenin geleceğidir.” “Dayanışmayla şekillenecek”. dedi.
“SIFIR ATIK VİZYONUNU SADECE ÇEVRE POLİTİKALARININ DEĞİL TARIM, ORMAN, SU VE GIDA POLİTİKALARININ ODAKINA KOYDUK”
Gıda güvenliğinin çağımızın en stratejik konularından biri olduğunu söyleyen Bakan Yumaklı, nüfus artışı, doğal kaynakların azalması ve küresel krizlerin gıdaya erişimi her geçen gün zorlaştırdığının altını çizdi.
Üretimin sürdürülebilirliğinin yanı sıra adil ve erişilebilir gıdanın sağlanmasına da öncelik verdiğini belirten Yumaklı, şöyle konuştu: “Gıda israfının önlenmesi, su verimliliği, tarımda dijitalleşme ve küçük üreticinin desteklenmesi bu yaklaşımın temelini oluşturuyor.” değerlendirmesini yaptı.
Çevreyi korumanın sadece doğayı değil, insan yaşamını ve toplumsal dayanışmayı da korumak anlamına geldiğini söyleyen Yumaklı, şöyle konuştu: “Türkiye olarak sıfır atık vizyonunu sadece çevre politikalarımızın değil, tarım, orman, su ve gıda politikalarımızın da merkezine koyduk.” diyerek sözlerini tamamladı.